Markalaş(a)mıyoruz ama neden?





Bu toprakların en derin ve sızı veren mevzusudur markalaşamama, markanın kendini pazarlayamaması durumu ( brand marketing)

Neden böyle oluyor? dan değilde yıllardır bu işin beşiği şurasıdır burasıdır palavraları ile bu toprakların yükünü çeken bizlerin gardını düşürmeye muktedir olan bir kısım ülke ve milletleri aslında takdir ederek başlamak lazım.
Ne kadar da  kısa zamanda(sadece 90 senede) öz güvenimizi yitirmemizi sağlayabildiklerini takdir etmek lazım, hatta takdir ediyorum. Tebrikler...

Bu toprakların genç nüfusu, Amerikadaki birkaç genç delikanlının evlerinin garajlarında yaptıkları mini çalışmalarla kıvılcımını ateşledikleri fikirlerinin saltanatını sürmelerine hayıflanıp, iç geçirerek pazarlama derslerini doldururken
aslında markanın aslında pazarlamanın ihtiyaçtan çıktığını yetenekle birleşip ihtiyacı karşılamak ile mümkün olduğunu gözden kaçırarak hedefsiz amaçsız bir mod da kendilerini çok farklı bir dünyada ifade etmeye çalışıyorlar.

Halbuki elimizdeki imkanlar, hatta duygular kadar ulaşılması, çözülmesi kolay bir durum bu,
yanı başımızdaki ayşe teyzenin yakındığı bankacılık işlemleri kadar aşikar,
gözledim, fark ettim ve şu şekilde çözdüm diyecek kadar rahat imkanları görememek kadar nasipsiz bir durum bu.
Üretmenin kalıcı lezzetine varamadan tüketmenin sarhoşluğunda dolaşmak kadar tehlikeli bir sarmaldayız.
çıkış çok açık ve basit ;
üretmek,
ihtiyacı üretmek,
beklentiyi öngörmek
kendi pazarını kendi oluşturmak...

steve jobs'ların, bill gates'lerin  mark zuckerberg'lerin yaptıkları buydu.
önce tüketici profilini çok eski zamanlardan beri her türlü yeniliğe ilk sahip olmak isteyen öncülerle başladılar
kesinlikle en iyi yaptıkları iş buydu.

markalaşma bir yolculuk ise;
1. adım doğru, pazarda karşılık bulan, fark edilebilir kalitede ürünü (mal veya hizmeti)  oluşturmak.
2. adım ihtiyaç duyacak kitlenin hedef alınması
3. adım harekete geçip bu üründen öncelikle hedef kesimin haberinin olmasını sağlamak.
4. adım oluşturulan ürünün satışı
5. satış sonrası da memnuniyet teamül yoklamaları yeni adıyla crm (customer relationship management)

markalaşma da en önemli kısım fark edilebilir ürün  kısmı ki,
pazarın ihtiyacının iyi tespit edilmesinden yola çıkılmalı, bu yolculukta neden ? sorularına cevaplar iç tatmini sağlayacak kadar net yapılmalı.
Aslında ürünü sunan kişinin önce kendinin sürece, ürüne inanması
yeteneklerinin en yüksek düzeyde ve yoğunlukta seyrettiği alanlarda faaliyet göstermek olarak belirtileblir.

Sonuç olarak
güncel ve sıklıkla anlattığım bir kıyaslama ile bu başlığa ara vereceğim.
NOKİA & Polaroid gibi iki devin burnunun önündeki pazardaki değişimleri anlayamamış olması 
herkesin hatta çook büyüjklerin dahi ölümcül hatalar yapabileceğini
ve öyle hatalar yaparlar ki pazardan çok hazin bir şekilde çekilirler, gerçeğini önümüze koyar.

Bu ikili için söylenecek çok az şey var,
Söz konusu markalar zamanında müthiş işler yapmış sektörü pazarı ürünü yeniden tanımlamışlardı.
Ve zamanla kendi ürünlerine o kadar dalıp gitmişlerdi ki;
ürünler sadece donanım anlamında kuvvetlendirilmeye
pazarın gerçek ihtiyacının teknik özellikleri yükseltilmiş ürün olduğu hissine kapılmış firmaların karşısına tüketicinin algı ve beklentileri müthiş yukarı çıkaran,
vizyon kazandıran,
hayatı kolaylaştıran,
iphone 'u çıkarılabilmişti.
Evet iphone ve digital kameralar, onların pazardaki değişimi iskalamalarından, hatta işletme körlüğüne fazlasıyla dalmalarından dolayı çıkmıştı.

bu değişimi iphone çok agresif bir dil kullanarak
tüm dünyaya şu cümlelerle meydan okuyordu.

-apple bugün telefonu yeniden keşfedecek(***)

steve jobs'ın dilindense kulis arkasında creatif direktörlerine düşünce tarzlarını değiştirmeleri için hakarete varan şu cümleler dökülüyordu.
o kadar iddialı şeyler tasarlayacağız ki
-biz ne üretirsek onu hayal edecekler..!
bu ulaşılan en son raddeydi.

bize düşen;
-tüm varlığımızı ortaya koymak,
-işimizde mütevazi olmamak
 doğru düşünce tarzı ile
 işimize, yeteneklerimize odaklanmak, istişare yapmak,
herşeyi değil işimizi iyi yapmak,
doğru mentorla hayata devam etmek...

olarak
 biz bakış açınızı değiştirmeye hazırız.
siz,
 işinizde parlamaya & pazarı sarsmaya hazır mısınız?

(***) https://www.youtube.com/watch?v=UXCoUVNqu_E


Yorumlar

Popüler Yayınlar